Hamam Kültürü
Türk – Osmanlı kültürü dedigimizde aklımıza ilk gelen hamamlar, özel bir sistem ile ısıtılan sıcak ve soğuk suyu bulunan, temizlik için kullanılan yapı anlamına gelmektedir. Aslına bakarsanız hamam denilince akla sadece ‘temizlik’ gelmiyor. Osmanlı –Türk kültürünün ayrılmaz parçası olan hamamlar, eğlenme için biraraya gelme ve evlenme çagına gelen çocuklarına, annelerin gelin adaylarını beğendiği yerler olarakta ifade ediliyordu. Günümüzde popüleritesini kaybetse de hala bu geleneği sürdürenlerin sayısının azımsanmayacak kadar çok oldugunu söylemekte mümkün.
IV. yüzyılın sonlarına doğru Anadolu’ya göç eden Türkler, temizlik ile eğlence anlayışını birleştirerek Dünyaca tanınmış ‘Türk Hamamı’ kültürünü geliştirmişlerdir. O dönemlerde, günümüzdeki gibi her evde temizlik için ayrılmış bir bölüm ( banyo ) yoktu ve halk kendi semtlerindeki hamamlarda temizlik ihtiyacını giderirdi.
Günümüzde imarı yok denecek kadar az olan hamamlar, Osmanlı ve Türk kültürünün yüzyıllarca en önemli simgelerinden biri olmuştur. Osmanlı Devleti’nin İstanbul’u fethinden sonra kendi toprak bütünlügüne kazandırdıkları her yerde hamamlar inşaa ediyorlardı. Tarihi kaynaklardan edindigimiz bilgiler doğrultusunda 17. yüzyılda sadece İstanbul’da halka açık 168 büyük çarşı hamamı bulunuyordu. Dünyaca tanınan ‘Türk Hamamları’ bir ortamdaki sohbete konu oldugunda çogunlukla akla ilk gelen İstanbul hamamları, adeta tarihe damgasını vuran büyüleyici yapılardır.
Tarihte, Osmanlı idaresinde olan diğer şehirlere göre İstanbul hamam konusunda oldukça şanslı bir şehir. Günümüzde dahi İstanbul’un bir çok semtinde faal durumda onlarca hamam var.
Türk Hamamları mistik yapısıyla ve oryantal dokusuyla, Ülkemize gelen yabancı turistlerinde büyük ilgi gösterdikleri en önemli Osmanlı kültür mirasları arasında.
Türk – Osmanlı hamamlarının yapısı
İstanbul’un vazgeçilmez tarihi değerlerinden biri olan Osmanlı hamamları, üç ana kısım olan soyunma odaları, yıkanma ve ısıtma yerlerinden oluşuyor. Soyunma odalarında yıkanacak olan kişiler elbiselerini değişirek peştamal giyerler, yıkanma ve ısıtma yerlerinde ( göbek taşı ) işi bitenler bir süre bu odalarda dinlendikten sonra peştemali çıkartarak kendi elbiselerini giyerler. Yıkanma alanı ise, soğukluktan geçilerek gidilen yerdir. Hamamlardaki diğer kısımlardan farklı olarak Yıkanma alanı kendi içerisinde bölümlere ayrılır. “Kurna başı” denilen alan herkesin yıkandığı yer olurken, “Halvet”, yalnız başına yıkanılan oda anlamına gelmektedir. Bir de hamamın mermer zemininden yüksek yapılmış üzerine uzanılarak ter dökülen “göbek taşı” var. Son olarak, hamamın altında ısıtma yeri bulunuyor. Alev ve duman mermer zeminin altındaki ve duvar içlerindeki ısıtma tesisatından geçerek, halk arasında “tüteklik” olarakta telefüz edilen bacadan çıkar.
İstanbul’un tarihi hamamları
Avrupa yakasındaki hamamlar
Çemberlitaş Hamamı
1584’te III. Murad’ın validesi Nurbanu Sultanın isteği üzerine Üsküdar’daki Atik Valide Külliyesi’ne gelir sağlamak maksatıyla yaptırıldı. Osmanlı Devleti’nin ünlü mimarlarından Mimar Sinan‘ın eseri olan tarihi hamam, günümüzde bay ve bayan hamamı olarak hizmet vermektedir.
Cağaloğlu Hamamı
1741 senesinde I. Mahmud tarafından Ayasofya Camii’ne gelir sağlamak amacıyla yaptırıldı. Hamamın planlarını Osmanlının değerli mimarlarından olan Başmimar Süleyman Ağa yaptı, hamamın inşaası Abdullah Ağa kontrolünde bitirildi. Halen faal durumda ve bay & bayan hamamı olarak hizmet veriyor.
Mimar Sinan tarafından tasarlanan Süleymaniye Hamamı, Süleymaniye Camii’ninde içerisinde olduğu külliyenin bir kısımıdır. Kanuni Sultan Süleyman’a için yapılmış özel bir locanın da bulunduğu Süleymaniye hamamı günümüzde, erkek ve kadınların kullandığı turistik tesis olarak işletiliyor.
Galatasaray Hamamı
1715’de halka açık bir camii hamamı olarak klasik Türk üslubuna uygun olarak tasarlanan Galatasaray Hamamı, İstanbul’da merkezi bir bölgede yer alması sebebi ile trustik bakımdan ülkemize gelenlerin oldukça ilgisini çekmektedir. Kadın ve erkeklere hizmet vermektedir.
Büyük Hamam
1533 Yılında hemen yakınındaki cami ile beraber Dünyaca ünlü Osmanlı mimarı, Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. Günümüzde halen çalışır durumda olup bay ve bayan hamamı olarak kullanılıyor.
Anadolu yakasındaki hamamlar
İsmini külliyesinde bulundugu Çinili Camii’ndem alan Çinili Hamam, 1648’de IV. Murad’ın annesi Kösem Sultan tarafından yaptırılan Üsküdar’daki Hamam’ın erkek ve kadınlar için ayrı bölümler bulunuyor. Uzun süre harap durumda kalan Çinili Hamamı, 1964 yılında özel mülkiyete geçtikten sonra modernleşme adına tahribe ugramamış, özgün yapısı korunarak restarasyon çalışmaları yaptırılıp tekrar çalıştırılmaya başlanmıştır.
Eski Hamam (Şifa Hamamı)
Eski hamam olarakta bilinen Tarihi Şifa Hamamı’nın kim tarafından kaç yılında yapıldıgı tam olarak belli olmamakla beraber, 15. yüzyıl sonralarına doğru yaptırıldıgı düşünülmektedir. Büyük İstanbul yangınında büyük hasar görmüş ve aynı sene içerisinde İshak Paşa talimatıyla restorasyon çalışmalarına başlanarak kullanıma açılmıştır. Günümüzde gelin ve damat hamamı olarakda hizmet vermektedir.
Beylerbeyi Hamamı
Mimarı Mehmet Tahir Ağa olan Beylerbeyi Hamamı 17. yüzyılda Rabia Sultan tarafından yaptırılmıştır. İnşaasının üzerinden yıllar geçmiş olmasına ragmen, günümüzde dahi özgün mimarisini koruyabilen sayılı hamamlar arasında.
Yalı Hamamı
İstanbul Maltepe sahilindeki Yalı Hamamı’nın Sadaret Kethüdası Yusuf Ağa tarafından Cağaloğlu’ndaki bulunan okula gelir sağlamak amacıyla 1771-73 yıllarında yaptırıldığı düşünülmektedir. Büyük bir mimari tarafı olmayan Yalı Hamamnını, küçük ve basit yapısla dikkat çekiyor.
Aziziye Hamamı
1860 yılında, Sultan Abdülaziz döneminde inşaa edilen hamamda dönemin mimari özellikleri yer yer sezilebiliyor. 19. yüzyıl Osmanlı mimarisi tarihi eserleri arasında yer alıyor.
Burada belirttiğiniz bazı hamamlara gitti. Gittiğim hamamlar çok güzel gerçekten, İçeriye girdiniz mi sanki Osmanlı dönemine gidiyorsunuz. O kadar ki görselliği yapmışlar..
En çok önerdiğiniz bir hamam var mıdır acaba? İstanbulda tarihi hamama gitmek istiyorum.